TEKNOFEST İstanbul’un dikkat çeken alanlarından biri bu yıl tarım teknolojileri oldu. Tarım Teknolojileri Kümelenmesi (TÜME), oluşturduğu akıllı tarım ekosistemiyle özel sektörü, çiftçiyi ve üniversiteleri aynı çatı altında bir araya getirerek geleceğin tarımına yön vermeyi hedefliyor.
Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) de TÜME’nin alanında yer aldı. Tarım ve hayvancılık alanında ihtisas üniversitesi olan MAKÜ, ilk kez TEKNOFEST’te tarım kümelenmesi içinde boy gösterdi. Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, üniversitenin hayvancılıkta genetik, ıslah ve üretim alanlarında yürüttüğü çalışmaları anlatarak, sergilenen projeler arasında tarlalarda robot süpürge mantığıyla çalışan bahçe işleme robotu ile hayvan hastalıklarının doğal yollarla tedavisini sağlayan ürünlerin öne çıktığını belirtti.
Dalgar ayrıca, MAKÜ’nün yerli embriyo üretim ve transferi ruhsatına sahip tek üniversite olduğunu vurguladı:
“Embriyo teknolojisi sayesinde daha az hayvandan daha çok et ve süt elde etmek mümkün. Bu da hem verimliliği artırıyor hem de kaynakları daha sürdürülebilir şekilde kullanmamıza imkan tanıyor.”
Üniversite, bu yıl 16-18 Ekim tarihlerinde Burdur’da Hayvancılık Teknolojileri Festivali (HAYTEK) düzenleyecek. Festivalde lise öğrencilerinden mühendislere kadar herkes, tarım ve hayvancılık teknolojileri alanındaki projelerini sergileyebilecek. Dalgar, HAYTEK’in gençleri kırsalda tarım ve hayvancılığa yeniden çekebilecek bir köprü olacağını belirterek, “Eğer gençler teknolojiyi kullanarak çiftlikleri yönetebileceklerini görürlerse, bu alan yeniden cazip hale gelir.” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci de tarım teknolojilerinin gelecekte bir güvenlik meselesi haline geldiğini vurguladı. İnci, mühendislikten yapay zekâya kadar birçok disiplini tarım ve hayvancılık alanında birleştirmeyi hedeflediklerini belirterek şunları söyledi:
“TÜME’nin hamlesi, savunma sanayisi kadar kritik bir öneme sahip. Teknolojiyi tarımda etkin kullanarak ülkemize değer katmayı amaçlıyoruz.”
TÜME’nin girişimi, tarımın yalnızca üretim değil; aynı zamanda teknoloji, sürdürülebilirlik ve gıda güvenliğiyle doğrudan bağlantılı bir alan olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.